Sivil Savunma ve Afet Yönetimi

Pazartesi

Türkiye’nin Yeni Bombası “Gazap” ile Savaşta Güç Dengesi Değişiyor


Fransız gazetesi Le-Gaz, Türkiye’nin geliştirdiği Gazap bombası ile ilgili dikkat çekici bir haber yayımladı. Haberde, bu yeni silahın birkaç saat içinde 10.000’e kadar can kaybına yol açabilecek kapasiteye sahip olduğu iddia edildi. Gazap bombası, İstanbul’da düzenlenen IDEF 2025 Savunma Sanayii Fuarında tanıtıldı ve hem teknik özellikleri hem de jeopolitik etkileri ile uluslararası basında geniş yankı uyandırdı.

Cuma

Dijital Çağın Sivil Savunması: AppCloud Örneği

Bir sabah uyandınız. Telefonunuzu açtınız, sosyal medyada dolaştınız, birkaç mesaj gönderdiniz. Günlük hayatın sıradan akışı… Ama hiç düşündünüz mü, telefonunuzun içindeki bazı uygulamalar aslında sizden daha fazlasını biliyor olabilir! İşte son dönemde gündeme gelen AppCloud tartışması tam da bu noktada devreye giriyor. İddialara göre İsrailli bir şirketin geliştirdiği bu uygulama, Galaxy A ve M serisi başta olmak üzere bazı Samsung cihazlara önceden yüklenmiş durumda. Üstelik yalnızca basit bir yazılım değil; konum bilgisi, IP adresi, cihaz kimliği gibi hassas verileri topladığı söyleniyor.

Çarşamba

Sığınak Yönetmeliği Açısından Ülkemizdeki Sığınak Çeşitleri

Türkiye’de sığınakların yapımı, kullanımı ve bakımı Sığınak Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Bu yönetmelik, konutlardan kamu binalarına, sanayi tesislerinden toplu yaşam alanlarına kadar birçok yapıda hangi şartlarda sığınak zorunluluğu olduğunu ve sığınakların hangi teknik özelliklere sahip olması gerektiğini açıkça ortaya koyar.

Peki Sığınak nedir?

👉Sığınak, nükleer ve konvansiyonel silahlarla, biyolojik ve kimyevi harp maddelerinin tesirlerinden ve tabii afetlerden insanlarla, insanların yaşaması ve ülkenin harp gücünün devamı için zaruri canlı ve cansız kıymetleri korumak maksadıyla inşa edilen korunma yerleridir.

Perşembe

Ülke İçindeki Ajanların Hava Savunması Açısından Tehlikesi


Modern savaşlarda artık cephe hattı yalnızca sınırlarla sınırlı değil. Teknolojinin gelişmesi, insansız hava araçlarının yaygınlaşması ve siber saldırılar, ülke içindeki gizli ajanların düşman operasyonlarında kilit bir rol oynamasına imkân tanıyor. Özellikle hava savunma sistemleri, bir ülkenin en kritik kalkanı olduğundan, bu sistemlerin içeriden sabote edilmesi veya konumlarının düşmana bildirilmesi savaşın seyrini kökten değiştirebiliyor.

Salı

Stuxnet: Dünyanın İlk Dijital Silahı


2010 yılında siber güvenlik dünyası, tarihin en sofistike bilgisayar virüsü ile tanıştı: Stuxnet. Daha önce görülmemiş bu saldırı, yalnızca bilgisayarları değil, gerçek dünyadaki makineleri hedef aldı. Amacı ise sıradan bir bilgi hırsızlığı değil, bir ülkenin nükleer programını sabote etmekti. Bu yönüyle Stuxnet, “siber savaşın başlangıcı” olarak kabul edilir.

Cuma

Çin’in 80. Yıl Geçit Töreni: 20.000 km Menzilli Füzeler ve Yeni Güç Dengesi

Çin, 80. yıl dönümü askeri geçit töreninde adeta gövde gösterisi yaptı. Başkent Pekin’de düzenlenen tören, sadece görkemli bir kutlama değil; aynı zamanda dünyaya verilmiş güçlü bir mesajdı. Sergilenen yeni nesil silahlar, özellikle de 20.000 km menzilli stratejik füzeler, küresel askeri dengeleri sarsabilecek nitelikte.

Perşembe

2007 Estonya Siber Saldırıları: Görünmez Cephedeki İlk Büyük Savaş

2007 yılının Nisan ayıydı. Estonya’nın başkenti Tallinn’de tartışmalı bir karar alındı: Sovyet dönemine ait Bronz Asker Anıtı şehir merkezinden kaldırılacaktı. Bu karar, ülkedeki Rus kökenli toplulukta büyük bir infial yarattı. Sokaklarda protestolar başladı, ama asıl fırtına bambaşka bir yerde, internetin görünmez koridorlarında patlayacaktı.

Bir Hayalin Çeliğe Bürünüşü: Türkiye’nin Çelik Kubbesi




Bir ülkenin en büyük gücü sadece sahip olduğu ordusu değil, aynı zamanda kendi gökyüzünü koruma iradesidir. Türkiye, bu iradeyi yıllar süren mühendislik emeği ve kararlılıkla ete kemiğe büründürdü.

Bugün artık gökyüzünde görünmez bir kalkan yükseliyor. Onun adı: Çelik Kubbe. Bu sistem, yalnızca füzeleri ya da insansız hava araçlarını durdurmak için tasarlanmadı. Aynı zamanda Türkiye’nin “kendi teknolojisiyle kendi kaderini çizme” kararlılığının bir sembolü. ASELSAN’ın laboratuvarlarında başlayan bu hikâye, fabrikaların ışığında, test sahalarının tozunda ve mühendislerin sabahlara kadar süren çalışmalarıyla şekillendi. Çelik Kubbe, bir savunma projesinden çok daha fazlası. O, bir özgüvenin, bir vizyonun ve gelecek nesillere bırakılacak güçlü bir mirasın adı. 

Apartman Bodrumlarındaki Sığınaklar: Unutulan Güvenlik Alanlarımız


Medyada yer alan haberlere göre, Türkiye genelindeki 81 ilde modern sığınaklar inşa edilmeye başlandı Bu sığınaklar; afet veya kriz anlarında hızlı erişim sağlanabilecek, dayanıklı yapılar olarak tasarlanıyor. Haberler özellikle Ankara başta olmak üzere bazı illerde çalışmaların başladığını vurguluyor. Peki Apartmanlarımızın altındaki sığınaklar ne durumda? Günlük hayatımızda pek fark etmesek de yaşadığımız apartmanların bodrum katlarında, aslında bizi savaş anlarında hayatta tutmak için yapılmış sivil savunma sığınakları var. Bugün çoğu apartmanda depo, otopark veya malzeme odası olarak kullanılan bu alanlar, aslında geçmişten bugüne halkı korumak için inşa edilmiştir. Peki bu sığınaklar nedir, nasıl kullanılmalı ve neden tekrar gündeme alınmalıdır?

Salı

Yangın Yönetmeliğine Göre Acil Çıkış Zorunluluğu Bahsi

acil çıkış

Yangın, panik ve acil durum senaryolarında personelin ve bina kullanıcılarının güvenli tahliyesini sağlamak; yalnızca bir tedbir değil, aynı zamanda yönetmeliklerle tanımlanmış bir zorunluluktur. Özellikle Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’te yer alan acil çıkış hükümleri doğrudan sorumluluk alanıdır. Ancak yönetmelik maddeleri zaman zaman teknik ifadeler içerdiği için uygulamada anlaşılması güç olabilmektedir. Bu yazıda, söz konusu Yönetmeliğin 39. maddesindeki "Acil çıkış zorunluğu" bahsini  sade bir dille ele alarak, hem hukuki çerçeveyi hem de pratikte dikkat edilmesi gereken kritik noktaları açıklamaya çalışacağız.

Pazartesi

Milli İstihbarat Akademisi Açıkladı: Modern Savaşın İki Cephesi: Sivil Savunma ve Siber Güvenlik

Milli İstihbarat Akademisi'nin Ağustos 2025 tarihli "12 Gün Savaşı ve Türkiye İçin Dersler" başlıklı raporu, günümüz çatışmalarının sadece füzeler ve bombalarla değil, aynı zamanda siber saldırılar ve bilgi manipülasyonuyla da yürütüldüğünü gözler önüne seriyor. İsrail ve İran arasında yaşanan 12 günlük savaş, hem fiziksel sivil savunmanın hem de dijital alandaki hazırlıkların bir ulusun kaderini nasıl belirlediğini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Ayrıca rapor İsrail ve İran arasında yaşanan 12 günlük çatışmayı analiz ederek, sivil halkın korunmasına yönelik hazırlıkların savaşın sonuçlarını ne denli etkilediğini çarpıcı örneklerle ortaya koyuyor.

Cumartesi

Next Sosyal: Yerli ve Milli Sosyal Medya Platformunun Stratejik Önemi


Sosyal


Sosyal medya, artık yalnızca haberleşme ya da sosyalleşme aracı değil; ülkelerin güvenlik politikalarının da ayrılmaz bir parçası. Dijital iletişim kanalları üzerinden yürütülen bilgi savaşları, psikolojik operasyonlar ve propaganda faaliyetleri, günümüzde en az konvansiyonel savaş yöntemleri kadar etkili. İşte bu noktada Ülkemizin yerli ve milli sosyal medya platformu Next Sosyal, sadece teknolojik değil aynı zamanda savunma ve güvenlik açısından da stratejik bir girişim olarak öne çıkıyor.

Teknoloji Devi Japonya Neden Bayraktar TB2’nin Peşinde?



Dünyanın en gelişmiş teknoloji ülkelerinden biri olan Japonya, savunma alanında dikkat çekici bir adım atmaya hazırlanıyor: Türkiye’nin dünyaca ünlü silahlı insansız hava aracı (SİHA) Bayraktar TB2’yi envanterine katmak. Peki, yerli üretim teknolojiler konusunda bu kadar ileri olan Japonya neden TB2’yi tercih edebilir?

Cuma

Su Fakiri Ülke Olmadan Acil Önlem Almak Şart!

 

Su, sadece yaşamın değil, aynı zamanda toplumsal güvenliğin de temelidir. 2025 yılı itibarıyla Türkiye, giderek derinleşen su kriziyle yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ciddi bir sivil savunma riskiyle de karşı karşıyadır. Kuraklık, baraj seviyelerinin düşmesi, tarımsal üretimin gerilemesi ve içme suyuna erişimde yaşanan zorluklar; afet yönetimi, halk sağlığı, gıda güvenliği ve sosyal huzur açısından stratejik tehditler oluşturmaktadır. Su kaynaklarının tükenmesi, sadece bireysel yaşamları değil; afet anlarında tahliye, yangınla mücadele, salgın hastalıkların önlenmesi gibi kritik sivil savunma faaliyetlerini de doğrudan etkilemektedir.

Çarşamba

Rusya’daki 8.8 Büyüklüğünde Deprem Neden Yıkıcı Olmadı?


Kısa süre önce Rusya’da meydana gelen 8.8 büyüklüğündeki deprem, dünya genelinde endişeye yol açtı. Bu tür büyük depremler akıllara hemen Türkiye’de 2023’te yaşanan ve büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş merkezli depremleri getiriyor. Ancak bu kez, benzer büyüklükte olmasına rağmen can kaybı ve yıkım yok denecek kadar azdı. Peki neden?

Dünya Genelindeki Mw ≥ 7.0 Depremlerin Marmara Fayı Üzerindeki Gerilim Etkisi


Son yıllarda artan sismik hareketlilik, yalnızca yerel değil, küresel ölçekteki depremlerin de birbirleriyle olası etkileşimlerini gündeme getirmiştir. Özellikle Mw (moment büyüklüğü) 7.0 ve üzerindeki büyük depremlerin, uzaktaki fay sistemleri üzerindeki statik veya dinamik gerilim aktarımı yoluyla tetikleyici rol oynayıp oynamadığı merak konusudur. Bu bağlamda, milyonlarca insanın yaşadığı ve uzun süredir büyük bir deprem bekleyen Marmara Bölgesi’nin, dünya genelindeki büyük depremlerden nasıl ve ne ölçüde etkilendiği sorusu büyük merak uyandıran bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Pazartesi

Almanya Sivil Savunma Seferberliğinde: 2035'e Kadar 30 Milyar € Yatırım

alman sivil savunması

Almanya, 2020’lerin başından itibaren değişen jeopolitik dengeler ve Ukrayna Savaşı’nın etkisiyle savunma konseptini kökten yenilemeye başladı. Ancak sadece orduyu değil, sivil halkı da kapsayan güvenlik politikaları artık gündemde. Son olarak Almanya Kızılhaç’ı (Deutsches Rotes Kreuz - DRK), nükleer tehdit ve geniş çaplı savaş senaryolarına karşı hükümeti açıkça uyardı. Federal Sivil Savunma Ajansı (BBK) Başkanı Ralph Tiesler, Almanya’nın sivil savunma altyapısını güçlendirebilmek için önümüzdeki 4 yılda minimum €10 milyar, sonraki 10 yılda toplamda yaklaşık €30 milyar yatırım gerektiğini açıkladı.

Zemin Sıvılaşması: Deprem Güvenliği İçin Kritik Bir Tehdit

zemini sıvılaşan bina

Depremler doğal olaylardır; ancak bu olayların afete dönüşüp dönüşmemesi, insan eliyle yapılan yapıların dayanıklılığına bağlıdır. Eğer yapı üretim süreci tüm teknik kurallara uygun şekilde yürütülseydi, depremler sadece bir yer sarsıntısı olarak kalırdı. Ne yazık ki yapı stokumuzun ve zemin koşullarımızın yetersizliği, geçmişte yaşadığımız depremleri doğa olayından çıkarıp yıkıcı afetlere dönüştürmüştür.

Pazar

Türkiye’de Orman Yangınlarına Karşı Sivilkültürel Tedbirler Neden Şart?

orman yangını

2025 yazında Ülkemiz yine büyük bir orman yangını kriziyle karşı karşıya. Özellikle İzmir, Antalya, Bursa, Karabük, Eskişehir ve Çanakkale gibi illerde çıkan yangınlar sadece yüzlerce hektar ormanı yok etmekle kalmadı, aynı zamanda yerleşim alanlarına da tehdit oluşturdu. Meteorolojik verilere göre sıcaklıkların 40°C'yi geçtiği günlerde rüzgârın da etkisiyle yangınlar hızla büyüdü. Bu durum, hepimize şu soruyu yeniden hatırlattı: “Ne yaparsak bu yangınları önleyebiliriz?”

Cuma

Batı Trakya Türklerinin Kahramanı: Dr. Sadık Ahmet

dr. sadık ahmet

Yunanistan'ın kuzeyinde, Türkiye sınırına yakın bir coğrafyada, adeta tarihin unutmaya yüz tuttuğu bir halk yaşıyor: Batı Trakya Türkleri. Osmanlı'dan kalan bu kadim topluluk, yıllardır kimlik, dil, eğitim ve dini özgürlük mücadelesi veriyor. İşte bu onurlu mücadelenin simge ismi ise, doktor, siyasetçi ve bir halk kahramanı: Dr. Sadık Ahmet.

Maraş Depremiyle Android Deprem Uyarı Sistemi Çağ Atladı!

scince dergisi

Science Dergisinde 17 Temmuz 2025 tarihinde yayımlanan bir makalede Google'nin telefonlardaki ivmeölçerleri kullanarak depremi önceden tespit edebilme hedefinde Maraş Depremleriyle nasıl bir ilerleme kaydedildiği anlatıldı.  Makaleye göre Google tarafından geliştirilen Android Deprem Uyarı Sistemi (ADUS)  geleneksel deprem tespit sistemleriyle aynı sismik dalga yayılım prensiplerini kullanıyor. Buna göre bir Android akıllı telefon hareketsizken, bir depremde P ve S dalgalarının oluşturacağı ani bir ivme artışını tespit etmek için ivmeölçerinin çıktısını kullanır. Bireysel bir telefon tetiklendiğinde, Google sunucularına ivme bilgisi ve yaklaşık bir konum içeren bir mesaj gönderir.

Pazartesi

Yanma ve Yangın: Sıcaklık ve Tehlike Arasındaki İnce Çizgi!


 

Yanma ve yangın, günlük hayatımızda sıkça karşılaştığımız ancak çoğu zaman yeterince dikkat etmediğimiz olaylardır. Yanma, bir madde ile oksijenin kimyasal reaksiyona girerek ısı ve ışık üretmesi sürecidir, yangın ise bu sürecin kontrolsüz bir şekilde yayılması ve çevresine zarar vermesiyle oluşur. Peki, yanma nasıl gerçekleşir ve yangınlar neden bu kadar tehlikeli hale gelir? İlk olarak yanma bahsiyle başlayalım:

Salı

Savaşta Hayat Kurtaran İkaz ve Alarm İşaretlerini Biliyor musunuz?

ikaz ve alarm işaretleri


Savaş, insanlık tarihinin en yıkıcı ve belirsiz dönemeçlerinden biridir. Bu olağanüstü durum, yalnızca silahların gücünü değil, aynı zamanda etkili bir savunma ve alarm sisteminin hayati önemini de gözler önüne serer. Sarı İkaz, Kırmızı Alarm, Siyah Alarm ve Beyaz İkaz gibi sistemler, savaş alanında, kimyasal, biyolojik, radyoaktif ve nükleer tehditlere karşı toplumu korumanın temel taşlarıdır. Bu alarm işaretleri, sadece can kayıplarını azaltmakla kalmaz, aynı zamanda halkı organize ederek panik yapmadan hayatta kalmalarını sağlar.

Pazartesi

Ülkemizde Sivil Savunmanın Tarihsel Yolculuğu: Korunmadan Afet Yönetimine

sivil savunma

Günümüzde "sivil savunma" denildiğinde aklımıza ilk olarak deprem, sel gibi doğal afetler ve bu durumlarda müdahale eden AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) gelse de, bu kavramın kökenleri çok daha eskilere, savaşların yıkıcı etkilerinden sivil halkı koruma ihtiyacına dayanmaktadır. Türkiye'de sivil savunmanın tarihi, Osmanlı'nın son dönemlerinden başlayıp, Cumhuriyet'in ilanı, Soğuk Savaş'ın gerilimi ve 1999 Marmara Depremi gibi büyük dönüm noktalarıyla şekillenerek günümüzün modern afet yönetimi anlayışına evrilmiştir. İşte bu önemli yolculuğun adımları:

lk Kez Duyanlar İçin: Sivil Savunmanın ABC’si

 


Sivil Savunmanın Tanımı ve Tarihçesi

Sivil Savunma, savaş sırasında saldırılara karşı, barış zamanı ise her türlü doğal afet ve büyük felaketlerde halkın can ve mal kaybını en aza indirmek için yapılan silahsız, koruyucu ve kurtarıcı önlem ve çalışmalar bütünüdür.  Bununla birlikte faaliyet gösteren tüm resmi ve özel kurum, kuruluş ve tesislerin korunması, devamlılığını sağlayacak her türlü tedbirin alınmasıdır. Vatandaşlarımızın da gerekli bilinci kazanarak bu çalışmaları desteklemesi aynı zamanda halkın ihtiyaçlarının karşılanması ve moralinin yüksek tutulması için tüm çalışmaları içermektedir.